" RAHMETİN SINIRLARINI ZORLAMAK..! "

       " RAHMETİN SINIRLARINI ZORLAMAK..! "

 

   Akıl sahiplerine Rahmetin Sınırlarını zorlamanın nasıl olduğunu anlatacağım..!

ALEMLERİN RABBİ YÜCE ALLAH AZZE VE CELLE RABBİMİZ, Musa (A.S.) 'ı , Firavun'a gönderir..

Tabi Firavun'a gönderilirken " git şu Firavun'a kötü konuş ve haddini bildir " diye gönderilmiyor..!

Elmalılı ( Sadeleştirilmiş ) : Firavun'a gidin, çünkü o gerçekten azdı. Taha Suresi 43. ayeti

Elmalılı ( Sadeleştirilmiş ) : Varın da ona yumuşak söz söyleyin; olur ki, öğüt dinler, yahut korkar. Taha Suresi 44. ayeti

Ayetler, Tanrı olduğunu iddia ederek sapıklığa düşen Firavun'a , ALEMLERİN RABBİ YÜCE ALLAH AZZE VE CELLE RABBİMİZ, tarafından mucizeler gösterilerek doğru yola çağrılmasını emrediyor.

Musa (A.S.) tarafından doğru yola çağrıldığı zaman;

Peki Firavun ne yapıyor ?

Tanrı olduğunu iddia etmeye devam ediyor ve Musa (A.S.) 'ı zindana atmakla tehdit ediyor.

Musa (A.S.) 'a , asasını yere atması emredilip asası kocaman ancak çok hızlı bir Ejderha'ya dönüşünce,

Firavun " bu sihirdir " diyerek mucizeyi inkara devam ediyor.

Sonra danışmanlarıyla konuşarak Musa (A.S.)'ın gösterdiği mucizeyi bertaraf edeceğini düşünerek ülkesinin en iyi sihirbazlarını sarayına topluyor.

Sihirbazlar " insan gözünün yanılma acizliğini " kullanarak ellerinde ki ip ve sopaları yere atarak onları hareket eden cisimlermiş gibi gösteriyorlar.

Musa (A.S.) kendi asasını yere atınca asa tekrar kocaman ve hızlı bir Ejderhaya dönüşüyor ardından sihirbazların hareket eden ip ve sopalarını teker teker yutuyor.

Bu mucize karşısında sihirbazlar hemen " secde " ederek, " Musa (A.S.) ve Harun (A.S.)'ın RABBİ OLAN YÜCE ALLAH AZZE VE CELLE'ye iman ettik " diyorlar.

Bunun üzerine Firavun, " ben size emretmeden siz nasıl iman edersiniz " diyerek sihirbazların ellerini ve ayaklarını çaprazlama kestirip çarmıha germekle tehdit ediyor..!

Sihirbazlar, Firavun'a " senin bize vereceğin ödülden, ALEMLERİN RABBİ YÜCE ALLAH AZZE VE CELLE RABBİMİZ, tarafından bize verilecek mükafat daha hayırlıdır " diyorlar

Firavun, sihirbazları şehit ediyor..!

Burada 2 Rahmet vardır..!

Birincisi ; Ejderha,  Firavun ve konseyini de yutar ve tüm sorun çözülebilirdi. Sihirbazlar, iman ettiklerinden hemen sonra şehit olmamış olurlardı.

İkincisi; Sihirbazlar kafir olarak, ALEMLERİN RABBİ YÜCE ALLAH AZZE VE CELLE RABBİMİZE, meydan okumuşlardır. 

( YÜCE ALLAH AZZE VE CELLE RABBİMİZE, meydan okumak hiç bir yaratılmışın  haddi değildir..! )

Bu meydan okumadan dolayı çok büyük bir günaha girmişlerdir..! Ancak bu sapkınlığın gaflet ve dalalet uykusundan uyanarak imana gelmişler.

ALEMLERİN RABBİ YÜCE ALLAH AZZE VE CELLE RABBİMİZDE, bu günahlarını temizlemek ve MUSA (A.S.)'a ilk iman edenler içinde olduklarından makamlarını yükseltmek için onları bu şekilde imtihan etmiştir.

( Bu bizim düşüncemizdir yine de en doğrusunu YÜCE ALLAH AZZE VE CELLE RABBİMİZ, bilir. )

Sonra bu mucizeler ve rahmet devam ediyor ancak yine de Firavun sapkınlığa devam etmekte ısrarcı oluyor..!

En sonunda Kızıl Deniz de secde halinde boğulmak üzere iken canını almak için gelen Azrail (A.S.) 'a  " Musa'nın Rabbine iman ettim " diyor..!

Rahmetin sınırı buraya kadardı ve Firavun bu sınırı çok fazlasıyla aştı ve ihlal etti..!

ALEMLERİN RABBİ YÜCE ALLAH AZZE VE CELLE RABBİMİZ, YÜCE KURAN' da bu ayetler ile Firavun'un sonunu açıkça anlatıyor.

 " Daha sonra onları (Firavun ve topluluğunu) bahçelerden, pınarlardan, hazinelerden ve değerli bir konumdan mahrum ettik. Şuara Suresi 57, 58. Ayetleri "

" İşte bugün senin ( Firavun ) cesedini kurtaracağız ki, senden sonra gelenler için bir ibret olsun! İnsanların pek çoğu gösterdiğimiz delillerin bilincinde değildirler. Yunus Suresi 92. Ayeti "

Ahir zamanın Din üzerinden siyaset yapan, Din'i kendi saltanat ve makamlarının devamını sağlamak için kullanan Firavunları ise elbet bir gün hesap vereceklerdir..!

Çünkü ;

" Sakın, Allah’ı zalimlerin yaptıklarından habersiz sanma! O sadece, onların işini bir güne erteliyor ki, o gün gözler dehşetten dışarı fırlamış;

Başları yukarıya kalkık, bakışları bir noktaya sabitlenmiş, zihinleri bomboş kalmış olarak toplanma yerine koşarlar. 

Kendilerine azabın geleceği, bu yüzden zalimlerin, "Rabbimiz! Bize kısa bir süre daha ver de senin davetine uyalım, peygamberlere tâbi olalım" diyecekleri ve onlara, "Sizin için bir yok oluş bulunmadığına daha önce yemin etmemiş miydiniz?" diye sorulacağı güne karşı insanları uyar.

İbrahim Suresi 42,43,44. Ayetleri "

YÜCE ALLAH AZZE VE CELLE RABBİMİZ, Rahmeti ile belirli bir güne kadar bu azabı erteliyor..!

Son söz; 

BU ACİZ FAKİR KUL'UN DUASI " RAHMAN VE RAHİM OLAN YÜCE ALLAH AZZE VE CELLE RABBİMİZ, RAHMETİNİ ÜZERİMİZE YAĞDIR, RAHMETİNLE MUAMELE ET, RAHMETİNLE KUŞAT VE BİZLERİ SIRATUN MUSTAKİMDEN AYIRMA. İNŞAALLAHU TEALA AMİN.